Burada ifade edeceklerim genel konular olduğu için herkes kendine pay çıkarabilir. İşin özü bu söylediklerime alınır ya da bu söylediklerim beyninizden girer vücudunuzun herhangi bir yerinden çıkabilir. Buna siz karar verin.
Askerde öğrenmiş olduğum ve beğendiğim bir sözü sizle paylaşmak isterim. ‘’Askerde ya ananla anılırsın ya da anınla.’’ Daha sonraki yaşantım bu sözün sadece askerlikte değil yaşamımızın her alanında geçerli ve doğru bir söz olduğunu gösterdi.
Hayatımızda yaptığımız ve yapacağımız her şeyden biz sorumluyuz. Bu yaptıklarımız, yapacaklarımız ise bize bazı sıfatlarla bir dönüş sağlar. Bunlar iyi, kötü, kaliteli kişiliğe sahip, karakterli, karaktersiz gibi ifadelerdir. Bu sözleri bazen yüzüne karşı haykırırlar, bazense arkadaş çevrende diğer bireyler arasında bu şekilde bilinir, bu şekilde anılırsın.
Hiç kimse tamamen iyi ya da tamamen kötü değildir. Ben çok iyi biriyim desen bile en derininde az da olsa kötülük vardır. Bu kötülük bazen aklından geçiyordur.
Hiçbir zaman kendinden daha iyisini bulamazsın. Hep kendi bildiğinin doğru olduğunu düşünürsün sanki bütün kainat senin çevrende pervane oluyordur. Her şeyi sen kontrol ediyorsundur. Sanırım bu paragrafta yazılanların bencil, düşüncesiz, at gözlüğü takmış, bakış açısı dar insanların fikirlerinin olduğunu söylememe bile gerek yoktur.
Aslında her zaman en iyisini, en güzelini sen değil cevrendeki insanda yapabilir. Unutmamak gerekir ki Fatih Sultan Mehmet her şeyin en iyisini biliyorum edasıyla dolaşıp Akşemsettin’i görmezden gelseydi günümüzde ona sadece Sultan Mehmet diyorduk.
Hayat her zaman tecrübe gerektirir ama tecrübe yaşla ilgili bir olgu değildir. Unutmayalım ki yaşlanarak değil yaşayarak tecrübe kazanılır. Hem zaman insanları değil ancak ‘’armutları’’ olgunlaştırır.
Ayrıca kendinizi ön plana çıkartıp övmekten vazgeçin. Bırakın da başkaları sizi övsün. İnsanların ne yediğinin, ne içtiğinin, ne giydiğinin, hangi arabaya bindiğinin dedikodusunu yapmayın. Arkasından ileri geri atıp tutmayın. Bilmediğiniz konu üzerinde yorum yapmayın. Her şeyi bilme her konuya dahil olma gibi bir zorunluluğunuz yok unutmayın. Bunları aklınızdan çıkarmayın.
Kısaca bu ölümlü dünyada hayatı güzel yaşayın. Yapmadıklarınızı yapın, gitmediğiniz yerlere gidin. İnsanlarla iyi geçinin. Sağlam arkadaşlıklar kurun, iyi dostlar edinin, güzel anılar bırakın ki güzel cümlelerle anılın.